10734,87%-1,14
41,68% 0,00
48,82% -0,30
5302,28% 1,79
8731,43% 1,66
Türkiye’nin güneyinde, bereketli topraklarıyla ülke tarımının kalbi sayılan Adana, son yıllarda çevresel krizlerin tam ortasında kaldı. İklim değişikliği, kuraklık, su kıtlığı ve kontrolsüz kentleşme, kentin hem ekolojik hem de ekonomik dengesini tehdit ediyor. Özellikle sulama sorunları ve aşırı sıcaklıklar, “tarım kenti” kimliğini tehlikeye atmış durumda. Uzmanlara göre Adana, artık iklim krizinin en sert yüzünü hisseden şehirlerden biri hâline geldi.
Aşırı sıcaklar ve kuraklık tarımı vuruyor
Adana her zaman sıcak bir kentti, ancak son yıllarda mevsim normallerini aşan hava sıcaklıkları artık rekor seviyelere ulaşıyor. Yağışların azalması, buharlaşmanın artması ve yeraltı sularının çekilmesi, Adana Ovası’ndaki tarım arazilerini verimsizleştiriyor. Pamuk, mısır, buğday ve narenciye gibi stratejik ürünlerin üretiminde ciddi düşüşler yaşanıyor. Çiftçiler sulama suyuna ulaşmakta güçlük çekerken, birçok üretici ya daha az su isteyen bitkilere yöneliyor ya da toprağını tamamen boş bırakıyor. Meteoroloji verileri ise Adana’nın “yüksek su stresi” yaşayan iller arasında yer aldığını açıkça ortaya koyuyor.
Tarımın kalbi Çukurova tehlikede
Çukurova’nın verimli toprakları, Türkiye’nin gıda güvenliği için hayati önem taşıyor. Ancak iklim değişikliğine bağlı sıcaklık artışı, düzensiz yağışlar ve yanlış sulama yöntemleri bölgedeki üretimi sürdürülemez hâle getiriyor. Artan girdi maliyetleriyle birleşen bu tablo, çiftçiyi üretimden uzaklaştırıyor. Tarımsal üretimin gerilemesi yalnızca Adana’nın değil, Türkiye ekonomisinin de geleceğini tehdit ediyor.
Betonlaşan şehir doğayı yutuyor
Adana’nın çevre sorunları yalnızca tarlalarda değil, şehir merkezinde de kendini gösteriyor. Kontrolsüz kentleşme, yetersiz altyapı ve yanlış imar politikaları, doğal alanları hızla ortadan kaldırıyor. Betonlaşmanın artmasıyla toprak suyu ememiyor; bu da sel ve taşkın riskini katlıyor. Kırsaldan kente yoğun göç, şehirdeki altyapı yükünü artırırken, su kaynaklarının yenilenme sürecini de sekteye uğratıyor.
Uzmanlardan acil çağrı: “Bugün değilse yarın çok geç olabilir”
Çevre uzmanları, Adana’nın geleceğini korumak için radikal adımların vakit kaybetmeden atılması gerektiğini belirtiyor. Modern sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması, kuraklığa dayanıklı tarım politikalarının geliştirilmesi ve su yönetiminin daha planlı hale getirilmesi öneriliyor. Ayrıca şehir planlamasında ekolojik dengeyi gözeten, doğayla uyumlu bir modelin benimsenmesi gerektiği vurgulanıyor.
Adana Büyükşehir Belediyesi’nin çevre projeleri sürse de uzmanlara göre yerel çabalar tek başına yeterli değil. Merkezi yönetimin, iklim kriziyle mücadelede yerel yönetimlerle koordineli hareket etmesi gerekiyor. Aksi hâlde, Adana’nın bereketli toprakları çoraklaşabilir, tarımsal üretim gerileyebilir ve şehir, sıcaklık rekorlarıyla anılan bir beton yığınına dönüşebilir.