11000,26%6,06
41,30% 0,01
48,76% 0,32
4904,73% 0,42
7888,34% 0,00
Türkiye ekonomisinin üç yıllık hedef ve politikalarının belirlendiği 2026-2028 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program (OVP) açıklandı. Program kapsamında birçok uygulama hayata geçirilecek. 'Tasarrufların Artırılması' bölümünde dikkat çeken uygulamalardan biri de 'Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi' (TES) oldu.
Çalışandan ve işverenden yapılacak kesintilerle yürütülmesi hedeflenen sistem ile emeklilikte destekleyici gelir sağlaması amaçlanıyor. TES'in 2026'nın ikinci çeyreğinde uygulamaya alınması beklenirken, TES'e entegre olan vatandaşların emeklilik yaşı kadınlar için 58, erkekler için 60 olacak. Bu çerçevede Sosyal Güvenlik Başuzmanı İsa Karakaş, TES hakkında değerlendirmelerde bulundu.
"30 HAZİRAN 2026 YILINDA YÜRÜRLÜĞE GİRMESİ HEDEFLENMEKTE"
Karakaş, kamuoyunda TES ile birlikte kıdem tazminatının kaldırılacağı gibi bilgilerin yer aldığını ve bu bilgilerin gerçeği yansıtmadığını dile getirdi.
Karakaş, geçmiş dönemlerdeki OVP'lerde de TES'in yer aldığını fakat yürürlüğe girmediğini dikkati çekerek, "Önceki OVP'lere baktığımız zaman 2024 yılında ve 2025 yılında yürürlüğe girmesi gerekiyordu ve o zaman bunun yürürlüğe girmeyeceğini açık ve net bir şekilde ifade etmiştim. Şimdi yeni revize OVP'de de 2026'nın ikinci çeyreğinde yani en geç 30 Haziran 2026 yılında yürürlüğe girmesi hedeflenmekte. Ancak bu tarihte de yürürlüğe girmeyeceğini çok net bir şekilde söyleyebilirim" açıklamasında bulundu.
"KIDEM TAZMİNATINA ASLA BİR ŞEY OLMAYACAK"
TES'in yürürlüğe girmesiyle kıdem tazminatının ortadan kaldırılmasının gündemde olduğunu hatırlatan Karakaş, işçilerin kıdem tazminatına konusunda endişe etmemelerine ilişkin tavsiyede bulundu. Karakaş, "Özellikle çalışanlarımızın bu konuda asla panik yapmamalarını söylüyorum. Kıdem tazminatına asla bir şey olmayacak. Kazanılmış bir hak olan kıdem tazminatına dokunulması ortadan kaldırılması kesinlikle söz konusu olmayacaktır. Keza 2003 yılında kıdem tazminatının fona devredilmesi söz konusuydu. Bununla ilgili dönemin akademisyenlerince çok güzel taslak hazırlanmıştı. Aradan 22 yıl geçmesine karşın kıdem tazminatıyla ilgili en ufak bir değişiklik olmadı. Şimdi de herhangi bir değişikliğin olmayacağını söyleyebiliriz. Tekrar altını çiziyorum. Çalışanlar çalışmaya devam etsinler" ifadelerine yer verdi.
"HEM İŞÇİ KESİMİ HEM DE İŞVEREN KESİMİ TARAFINDAN TES'E GEÇİT YOK"
Geçmişte kıdem tazminatıyla ilgili düzenleme yapılmasına fona devredilmesine ya da TES'e tamamlayıcı emeklilik sistemine devredilmesine sıcak bakan işverenlerin şu anda bu tür uygulamalara sıcak bakmadığını vurgulayan Karakaş bu bağlamda TES'te kıdem tazminatının aktarılmadan yürürlüğe konmasının da imkansız olduğunu sözlerine ekledi.
Karakaş, sözlerine şu şekilde devam etti:
"İstihdam üzerinden alınan SGK primleri işçi işveren payı dahil artı işsizlik sigortasıyla birlikte yüzde 37,75 oranındadır. Bunun üzerinden ilave olarak işçilerden yüzde 3 oranında prim alınması yine işverenlerden yüzde 3 ya da 5 oranında prim alınması halinde bunu kaldırmalarının mümkün olmadığını söyleyebiliriz. Zira işverenler şu anda yüzde 37,75 üzerinde ekstra bir puan bile prim vermeye karşı bulunmakta. Lafın özü hem işçi kesiminden hem işveren kesiminden TES'e geçit olmadığını söyleyebiliriz. Gelinen noktada 23 yıl içerisinde hükümet her defasında işçi ve işverenlerin mutabakat şartını aramaktaydı. Dolayısıyla işçi ve işveren kesimi de karşı bulunduğundan dolayı tamamlayıcı emeklilik sisteminin yürürlüğe girmesinin mümkün olmadığını çok açık ve net bir şekilde söyleyebilirim" değerlendirmesinde bulundu.
"EMEKLİLİK MAAŞLARINDA YAŞANACAK DRAMATİK DÜŞÜŞLERİN ÖNÜNE GEÇİLMESİ HEDEFLENMEKTE"
Karakaş, TES'e ilişkin henüz yayınlanmış bir taslak ya da bir çalışma olmadığını fakat yürürlüğe konmak istenen sistem ile özellikle ekonomi yönetiminin tasarruflara ağırlık vermesi beklendiğini sözlerine ekledi. Karakaş, şu ifadelere yer verdi:
“Dünya genelindeki uygulamalara baktığımız zaman başta Amerika ve Batılı gelişmiş ülkelerde bu emeklilik fonlarının trilyon dolarlara açtığını bilmekteyiz. Ekonominin gelişmesi açısından elbette ki emeklilik fonları hem tasarruf açısından hem ekonomik istikrar açısından son derece elzem. Ancak ülkemizdeki TES uygulaması 2017 yılında zorunlu hale getirilen OKS yani ‘Otomatik Katılım Sistemi' üzerinde entegre edilmesi öngörülen bir sistemdir. Yoksa yepyeni sıfırdan bir sistem değildir. Aradaki fark işveren kesiminin de katkı sunması şeklinde olacaktır. Ve yine başka bir fark ise 2017 yılında çalışanların önemli bir kısmının cayma hakkı ile sistemden çıkmasını engellemek üzerine bir düzenleme yapılması söz konusu. Dolayısıyla tüm çalışanların sisteme entegre edilerek hem tasarrufların arttırılması hem de önümüzdeki süreçte emeklilik maaşlarında yaşanacak dramatik düşüşlerin önüne geçilmesi hedeflenmektedir.”
Karakaş, TES ile emeklilik maaşında düşmelerin önüne geçilmesi ve ileriki süreçlerde daha yüksek emeklilik maaşlarının verilmesinin bir başka hedef olduğunun altını çizdi. TES'e kamu kurum ve kuruluşlarında yer alan çalışanların rahatlıkla dahil olabileceğini kaydeden Karakaş, asgari ücretle çalışanların ise maaşlarından yapılacak yüzde 3'lük kesinti ile zorlanabileceğini ve sisteme entegre olmakta güçlük çekebileceğini dile getirdi. (İHA)Bu içerik Hande Dağ tarafından yayına alınmıştır