Kısacık, Türkiye'nin demokratik kazanımlarını ve millî birliğini hedef alan her türlü darbe girişiminin demokrasiye karşı bir saldırı olduğunu vurguladı.
Açıklamasında darbelerin demokrasi ilkelerini ve hukukun üstünlüğünü çiğneyen girişimler olarak niteleyen Kısacık, 15 Temmuz hain darbe girişiminin, doğrudan milletin canına kast edilmesiyle ülkemiz tarihinde görülmemiş bir ihanet olduğunun altını çizdi: “15 Temmuz hain darbe kalkışmasına kadar ülkemizde yaşanan darbelerden en çok yara alan demokrasimiz ve toplumumuz olmuştur. Ancak 15 Temmuz darbe kalkışması sadece demokrasimize karşı değil; devletimizin ve milletimizin birliğine, bütünlüğüne ve bağımsızlığına kast edilmiş kanlı bir girişimdir. Hain darbeciler, devletimizi ve milletimizi koruma amaçlı askeri unsurları hedeflerine ulaşmak için doğrudan milletimizin canına kast etmek suretiyle kullanarak ülkemiz tarihinde görülmemiş bir ihanete kalkışmıştır.”
Darbe ve Vesayet Demokrasiye Yenilmiştir
Türkiye’nin darbeler ve vesayetle yönetilmesinin artık mümkün olmadığına belirten Kısacık, 15 Temmuz gecesi darbe ve vesayetin demokrasiye yenildiğini ifade ederek, “Tarihimizdeki darbelerin acı sonuçlarıyla kazandığımız tecrübe ve bilinç, tarihimiz boyunca devletimizin bekası için varını, yoğunu ve canını ortaya koymaktan çekinmeyen Aziz Miletimizin sarsılmaz iradesiyle birleşmiş ve 15 Temmuz gecesinde hain darbecilere geçit vermemiştir. Milletimiz sergilediği bu asil duruşuyla meşru iradesinin yok sayılmasının önüne geçmiş, böylelikle darbe ve vesayet demokrasiye yenilmiştir. Son yıllarda farklı ülkelerde yaşanan pek çok darbe girişimi, darbecilerin amaçları doğrultusunda başarıya ulaşırken, ülkemizdeki girişimin milletimiz tarafından engellenmiş olması, demokrasimizin artan gücünün ve milletimizin demokrasimize bağlılığının da Dünya’ya kanıtı olmuştur”, sözleriyle Türkiye’de toplum – demokrasi bütünleşmesinin artan gücüne işaret etti.
