Torba kanun uygulamasının nitelikli yasama faaliyetlerinin önüne geçtiğini, ülkenin gerçek gündeminden ve toplumun ihtiyaçlarından uzak olduğunu belirten Kısacık, “TBMM, Külliye'de hazırlanan kanunların noteri konumunda”, dedi.
Torba Kanun Uygulaması, Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir İlkesine Yakışmıyor.
Konuşmasında Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’na, Rekabet Kurumu’ndan Maden Kanunu’na kadar çok sayıda kurum ve kuruluşla ilgili düzenlemeleri içeren torba kanunun Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesiyle yeniden meclis gündemine getirilmesini eleştiren DEVA Partisi Adana Milletvekili Sadullah Kısacık, Anayasa Mahkemesince iptal edilen kanunların TBMM’de noktasına virgülüne dokunulmadan yeniden kanunlaştırılmasının, TBMM'yi bir noter konumuna düşürdüğünü ve “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" ilkesiyle çeliştiğini vurguladı: “Bu kanun Külliye’de hazırlanmış, meclise gönderilmiş, kanunlaştırılmış, ama Anayasa Mahkemesi de ‘Bu yasamanın, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin işi. Bu düzenlemeyi KHK ile yapamazsın’ diyerek kanunu iptal etmiş. Şimdi aynı kanun teklifi noktasına virgülüne kadar dokunulmadan yeniden kanunlaştırılacak. Yani TBMM bir nevi noterlik yapıyor. Şu anda TBMM Külliye’de hazırlanan kanunların noteri konumunda. Böyle bir görüşme usulüyle nitelikli bir yasama, nitelikli bir kanun çalışması yapılabilir mi? Bu durum “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" ilkesine yakışmıyor.”
Torba Yasa Komisyonu Önerisi
Torba yasa uygulamasıyla hazırlanan kanunların ilgili ihtisas komisyonlarında görüşülmeden kanunlaştırılmaya çalışılmasına da tepki gösteren Kısacık, torba yasa niteliğindeki tekliflerin daha etkin ve katılımcı bir şekilde görüşülebilmesi için Torba Yasa Komisyonu kurulması önerisinde bulundu. “Torba kanun kapsamında 21 kurum ve kuruluşu ilgilendiren, birbiriyle alakası olmayan 9 ayrı kanunu görüşüyoruz. Kanun birçok bakanlığı ilgilendiriyor, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki birçok ihtisas komisyonunu ilgilendiriyor ama biz bu kanun teklifini sadece bir günde Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüştük. Komisyondaki önerimi yineliyorum. Hızlı ve nitelikli bir yasama faaliyeti istiyorsanız gelin Torba Yasa Komisyonu kuralım. Bu komisyona düzenleme yapılan kanunla ilgili ihtisas komisyonu üyeleri de katılsın. Kanun hakkında fikirlerini ve düşüncelerini belirtsinler, kanunlar enine boyuna görüşülsün”, sözleriyle Kısacık, Torba Yasa Komisyon önerisiyle her kanun alanının kendi uzmanlık çerçevesinde derinlemesine incelenmesiyle açık, şeffaf ve katılımcı bir yasama sürecinde daha nitelikli kanunlar çıkarılabileceğini ifade etti.
Vatandaşın Gündemi Torba Kanunların Yeniden Kanunlaştırılması Değil!
Vatandaşların acil çözüm beklediği konularda düzenlemeler yapmak yerine, torba kanunlarla meclisin zamanının anlamsız gündemlerle harcandığına dikkat çeken Kısacık, “Halkımız, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden acil yasalar bekliyor. Her gün onlarca, yüzlerce vatandaşımızdan bize gelen şikayetler ve talepler iktidar milletvekillerine de geliyor. Vatandaşın gündemi torba kanunların yeniden kanunlaştırılması değil. Ama biz burada farklı şeyler konuşuyoruz. Halbuki bizim Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yapmamız gereken, halkın derdine derman olacak, temel problemlerini çözecek yasaları buradan geçirmektir”, diyerek TBMM’nin ivedilikle ülkenin ve vatandaşların gerçek gündemine yönelik çalışmalar yapması gerektiğini söyledi. Ülkenin ve vatandaşların gerçek gündeminden uzakta yapılacak yasama faaliyetlerinin hiçbir faydası olmayacağı hususunda iktidara uyarıda bulunan Kısacık, “Yapacağımız nitelikli yasalar toplumun barışı ve huzuru kadar aynı zamanda ekonomide istikrarın da önünü açar. Aksi halde eksik, çelişkili veya günübirlik ihtiyaçlarla yapılan kanunlar, sadece yönetim krizlerine değil, halk nezdinde devlete olan inancın da zedelenmesine yol açmaktadır. Bu meclis yalnızca yasa tekliflerinin görüşüldüğü ve konuşulduğu bir yer değildir. Aynı zamanda milletin sesidir. O sesi duymayanlar, er ya da geç milletin iradesiyle yüzleşecektir. Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan liderliğinde DEVA Partisi olarak bizim mücadelemiz; milletimizin bizlere yüklediği sorumluluk ve demokrasi bilinciyle, sadece kağıt üzerindeki yasalarla değil bu yasaların adil, şeffaf ve toplumun ihtiyaçlarına uygun biçimde yapılmasıdır”, ifadeleriyle DEVA Partisi’nin etkin muhalefet anlayışıyla TBMM’de milletin gerçek gündeminin temsilcisi olduğunu dile getirdi.
