Adana Demirspor, evinde ağırladığı güçlü rakibi Samsunspor’u deviremedi üstelik beraberlik golünü maçın sonlarında bulunca beraberliğe sevindim. Lig uzun maraton, elbette yengiler, yenilgiler, beraberlikler olacaktır ama 6 puanlık maçta ortaya konan futbol seviyesi, mücadelesi bunun üzerinde olmalıydı...
Kazanan takım bozulmaz...
Bandırma deplasmanından 3 puanla dönerken çift forvet oynamıştık. Mehmet Akyüz ve Pa Dibba’yı yanyana kullanan Ümit hoca evinde Samsunspor’dan çekinmiş olacak ki, cesaret edemedi. Hamidou Traore’yi orta alana monte ederek savunmayı güçlendirdi. Oysa oyunun ilk yarısı tam çift santrforluk bir maçtı. Samsunspor oyunu bizim sahamıza yığmış, defansını orta çizgiye yaklaştırmış, bir nevi bizim ekmeğimize yağ sürmüştü. Defans arasında derin boşlukları seven forvetlerimizden Pa Dibba ilk 11 de, Mehmet Akyüz gününde olmayınca, Volkan’ın fizik gücü yetmeyince, Erkan saha da dolaşınca yararlanamadık.
Savunma karakterli 3 orta alan...
Takımımız Samsunspor karşısına Traore- Gökhan- Hasan’dan oluşan orta üçlüyle çıkmıştı. Bu üç oyuncunun da ortak özelliği savunma yönlerinin güçlü, hücuma desteklerinin az olmasıydı, öyle de oldu, Samsun kalesine pek yaklaşamadık. Hamidou Traore uzun bir aradan sonra ilk 11 de yer bulmayı yadırgadı, fazla top kaybıyla oynadı. Hasan’da orta alanı kalabalık tutan rakip karşısında bekleneni veremedi. Sadece Gökhan İnler deneyimini ortaya koydu, her geçen gün fizik gücünü artırarak daha iyi olacağını gösterdi...
Ders çıkarılacak gol...
Samsun kalecisiNurettindegaj yaparken Ertuğrul hoca bağırıyordu, Nadir Çiftçi’nin kafasına gönder diye, öyle de oldu. Hava toplarına iyi yükselen Nadir, topu bizim Rassoul’den aşırdı. Yükselen topa yükselenler bu defa Burak Çalık ve Bizim Tayyip oldu, kazanan Burak oldu. Kaleye yönelen topa Guido Koçer depar attı, yanındaki bizim Mehmet Uslu sadece refakatçilik görevi yapınca, müdahale edemeyince 25 metreden çekilen şutla topu ağlarımızda gördük, Zubas uzanamadı bile...Herhalde oyuncularımız ve hocamızüstüste yapılan 4 hatadan dersler çıkaracaktır...
Rotasyon...
Ümit hoca kadromuzun çok geniş ve kaliteli olduğunu, sık sık rotasyonlar olacağını ifade etti. Fizik güçleri yeterli olduğunda rakip defansı çözen iki usta oyuncumuz var Erkan Zengin ve Volkan Şen...Samsunspor karşısında Volkan Şen ikili mücadelelerde kendini yerde buldu ve hakemden medet umdu. Erkan Zengin oyunda kaldığı bir saatlik süreçte etkili olamadı...Acaba diyorum, fizik güçlerini kazanana dek Volkan ve Erkan’ı, rakibin daha yorgun olacağı ikinci yarılarda mı kullansa. Zaten yetersiz fizik gücü, futbolcuların koordinasyonunu da etkiliyor...Yoksa, Ümit hoca sürekli ilk 11 oynatarak fizik güçlerini kazanmalarını mı sağlıyor, eğer böyle ise takımımıza yazık oluyor...Ben Samsun karşısında ilk yarının Pa Dibba’ya, ikinci yarının Mehmet Akyüz’e uygun oyun yapısı olduğunu düşünüyorum. Oyunun sonlarında ‘’doldur boşalt’’a döndüğümüz anlarda Mehmet Akyüz’ün oyunda olmasını isterdim... Tabii ki, hocamız rakipleri analiz ederek, stratejisini hazırlıyor...
Kulübeden gelen güç...
Beraberlik golümüzün son dakikalarda Lanzafame’den gelmesi sevindirici. Zira İtalyan golcü ilk 11 de şans bulamıyordu, eminim ki bundan sonra gözler onu arayacaktır. Yine sonradan şans bulan Kerim Avcı ve Sedat Şahintürk’ün kendilerini daha fazla hazır tutmaları gerek. Kendilerine tanınan 20-25 dakikaya daha fazla şeylersığdırmalılar ki, ilk 11 e göz kırpsınlar...
Hakem Hüseyin Göcek...
Yıllardır liglerimizde maç yönetmesine karşın, bir türlü istikrarını, standartını otutturamayan bir hakem...Yanlı ve yansız kararlarıyla maçın önüne geçti. Ama bir sarı kart olayı var ki, tam basın tribününün önünde olduğu için net gördüm, Saviçeviç’e sarı kart göstermesi gerekiyordu ama anonsda sarı kartın Nadir’e verildiği bildirildi. Eğer kart doğru adresi bulsaydı, Saviçeviç ikinci yarı gördüğü sarı kartla kulübenin yolunu tutacaktı...
Özetle...
Güçlü Samsunspor’a karşı beraberlik kötü sonuç değil. Haftaya İstanbulspor’u deplasmanda yenebilirsek, 9 maçta 18 puanı yakalayarak milli maç arasına gireceğiz ki, Ümit hocanın hesapları tutmuş olacak...Yine hocamızın ifadesiyle, milli maç arasından sonra ‘’arkamıza bakmadan’’ gideceğimiz maçlar gelecek...Ben takım olacağımız, geniş ve kaliteli kadromuzun performansının üst düzeye çekildiği günleri 4 gözle bekliyorum...Milli maç sonrası ‘’zamana ihtiyacımız var’’ günleri bitiyor...Artık beraberliğe sevindiğimiz günler geride kalsın...
xxx
Fabrika ayarlarına dönüyor!
Adanaspor, Balıkesir deplasmanından 3 puanı, 3 golle alıp dönerken bana 2015-16 sezonunu hatırlattı. Şampiyon olduğumuz sene ki, fabrika ayarlarına dönüşü hissettirdi. Açayım, fabrika ayarları ne demek?
2015-16 sezonunda Engin İpekoğlu yönetiminde ‘’haddini bilerek oynayarak’’, ‘’oyunu kendi alanında kabul ederek’’, ‘’hızlı kontrataka çıkarak’’, ‘’geçişleri ve kaymaları doğru yaparak’’şampiyon olmuştuk...Hayrullah gibi iyi bir kalecimiz, Emre- Didi- Merthan- Canberk’ten oluşan sağlam bir defansımız, Tevfik- Samican- Renan- Cem gibi çalışkan orta alanımız, defans arkasına koşu yapabilen Nduka- Ergin- Uche’den oluşan golcülerimiz...
Balıkesir deplasmanında buna benzer bir şablonla oynadık. Kalecimiz Burak deneyimsiz olmasına karşın iyi toplar çıkardı, şanslı günündeydi. Ceza alanına daha fazla hakim olmalı...
Furkan- Donkor- Hakan- Canberk’ten oluşan defansımız, oyunu sahasında kabul etti, canla başla kalesini savundu, gol yemedi.Donkor- Hakan ikilisinin uyumu artmalı...Furkan, hücuma çıktığında orta yapmaktan vazgeçip, arkadaşlarına pas atmalı...Canberk’in fizik gücü artıkça, verimi fazlalaşıyor...
Uğurcan- Celil- Atalay’dan oluşan orta sahamız, takımımızın lokomotifiydi, kalbiydi, organizatörüydü, çalışkanıydı...Defansın önünü iyi kapattıkları gibi, kazanılan topları rastgele uzaklaştırmadılar, ayağa oynayarak geçişlerde, kaymalarda başarılıydılar, bir o kadar da hücuma destek sağladılar...Hani futbolda orta alan oyuncularına 6-8-10 numaralar yakıştırılır, bizim çocuklar üçünü birden oynadılar.Uğurcan’ın oynamadığı Tuzla maçı, yokluğunun nelere malolduğunu hissettirdi...Celil dört dörtlük oynuyor...Atalay 90 dakikayı çıkaracak güce ulaştığında, hücumda ki yaratıcı paslarının sayısı da artacak...Orta alanda yakalanan dinamizme, oyuna sonradan dahil olan Serhat’da katıldı ve uyum sağladı...
Rayan- Ozegoviç- Belem’den oluşan forvet, deplasmanda 3 gol atarak görevini yaptı...Ozegoviç attığı iki golle yıldızlaştı, sürati ve gol noktalarına yaptığı koşularla göz doldurdu, sadece kendini kolay yere bırakma alışkanlığından vazgeşmeli...Kanatlarda daha üretken arkadaşları olsaydı, skor daha da artabilirdi. Rayan defansın önünü kapatmaktan, asli görevi ofansı yerine getiremedi.Belem’de aynı...Geriye iyi döndü ama sprint özelliğini hücuma yönelik kullanamadı, deneyimsizliği, koordinasyon eksikliği verimini etkiledi...
Oyuncu değişikliğinde girenlerin Ergin- Ömer- Berkan gibi forvet oyuncuları olması, forvette arayışın hala devam ettiğinin göstergesi...
Balıkesir deplasmanında galibiyet getiren oyun formatı, Adanaspor’umuzun alışkın olduğu bir oyun şekli...Takımımız fabrika ayarlarına dönüyor...
İletişimsizlik...
10 Eylül 2020...Adanaspor’umuzun çiçeği burnunda Teknik Direktörü FatihAkyel, basına tanıtım toplantısı yapıyor, sağında Sportif Direktör HakanHacıbektaşoğlu oturuyor...Tanıtım bittikten sonra sorum Hakan hocaya...’’ Türkiye’de Sportif Direktörlükle, Teknik Direktörlük arasında ki çizgi ve görev tanımı net olmadığından, kırmızı ve kalın çizgilerle çizilmediğinden, geçinmeniz kolay olacak mı?’’ Gülüşmeler...Hakan hocadan yanıt ‘’Benim hocamın koltuğunda gözüm yok’’...Öyle veya böyle ...Şartlar Hakan hocayı, Fatih hocanın görevine getiriyor, şimdi saha kenarında...Bu olayı eleştirmek için yazmadım, sadece bir hatırlatma için yazdım...Aynı toplantıda ‘’Bu tür tanıtım toplantılarına uzun süredir alışık olmadığımı, çok faydalı bilgi alışverişi olduğunu, iletişimi koparmamak adına bu tür toplantıların periyodik olarak devam etmesini’’ istedim. Hakan hoca da bu tür bilgilendirme toplantılarını sık yapacağına söz verdi... O günden 50 gün geçmesine karşın bir toplantı gerçekleşmedi. Gündemde olan Kaptan Tevfik ve Eren Keleş’in kadro dışı kalmalarıyla ilgili kulüpten hiç bir açıklama yok...Basın toplantısıyla bilgilendirme yok... Orta da bilgi kirliliği var, insanlar abuk sabuk sebepler konduruyorlar, bizler de bilgimiz olmadığı için, insanları doğru bilgilendiremiyoruz...Lütfen...İletişime açık olun, basın toplantısıyla bizleri ilk ağızdan bilgilendirin ki, bizler de medyada insanlara gerçekleri sunalım, rastgele konuşmaların önüne geçelim...Lütfen...
Özetle...
Bu sezona geçen yıldan dersler çıkarmış olarak, mevcut oyuncularımıza yeni transferleri ekleyerek başladık. Son derece mütevazi bütçeyle, yetenekleri sınırlı oyuncu kadromuzlaşu an puan sıralamasında iyi yerdeyiz... 2015-16 sezonunda da, 13. haftadan sonra yakaladığımız ivmeyle mutlu sona ulaşmıştık, bu sene neden olmasın, neden fabika ayarlarına dönüpte aynı mutluluğu yaşamayalım...Yeter ki, bu hoca kaosuna son verelim...Yeter ki, haddimizi bilerek bu formatta oynayalım...Yeter ki, forvetimizin kanatlarını daha üretken, skorer oyuncularla destekleyelim...
