Adnan ERCAN


Ronei Rize’yi sever!


Küme düşmeme mücadelesi yapan Adanaspor’umuz, zirvedeki Rize  deplasmanında Ronei’nin golüyle öne geçmesine karşın skoru koruyamadı ve önemli bir puanla Adana’ya dönüyor. Ronei, Magaye’nin sürüklediği pozisyonda takipçiliğini konuşturarak güzel bir gole imza attı. Ronei Rize’yi seviyor. Geçen yıl her iki takımın süper ligde yaptığı karşılaşmada, Ronei Rize deplasmanından 2 golle dönmüştü. Her deplasman puanı iyidir...

Maç öncesi ‘’Bir puana razı mısın?’’ deseniz, öpüp başıma koyardım. Maç sonunda, kazandığımız golden sonra hoyratca kaçırdığımız fırsatlara, maçın sonlarında yediğimiz golle kaçırdığımız 3 puana hayıflanıyor, üzülüyorum. Ama her deplasman puanı iyidir...

Tribünde ki yabancıya ‘’Bu takımlardan hangisi zirveye oynuyor, hangisi düşmemeye?’’ diye sorsanız, eminim ki; ‘’Turuncu zirveye, Mavi düşmemeye’’ derdi. Öylesine bir maç oynadık, eski günlerden bir demet sunduk ama son dakikalar golüne engel olamayarak sahadan bir puanla ayrıldık...

Bütün sezon boyunca defansın göbeğinde ‘’Didi mi oynar? Diniz mi? Yoksa Onur’a mı görev versek? Rena Fouginho’yu çekebiliriz’’ tartışmaları yaşarken, elimizde ki Yakup Demir’i hep göz ardı ettik. Eyüp hoca, güvenden ve zorunluluktan Yakup’a şans verdi ve genç futbolcu havadan ve yerden rakibe geçit vermeyerek, verilen şansı iyi kullandı...Onur Akbay’ı sağbek oynatanların kulakları çınlasın...Rize maçı gösterdi ki, stoperde oynadığı maçlarda gerçek performansını sergiliyor...

İrfancan, birkaç maçlık aradan sonra kaleyi Hayrullah’tan devraldı. Maç eksikliği yaramamış olacak ki, kornerde alamayacağı topa boşa çıkış, arkadaşı rakibiyle boğuşurken kaleyi boşaltma, topu oyuna sokma da eksiklikler gözlemledim...Genç kalecimizin yazdığım eksiklikler konusunda kendini geliştirmesi lazım...

Gökhan Süzen, sezonun en başarılı maçını çıkardı...

Tevfik Altındağ, ‘’Bermuda şeytan üçgeni’’ günlerini anımsattı, çok çalıştı, alınan puanda emeği çoktu...

Digao, formasını özlemiş...Fouginho idare etti...

Mustafa Sevgi, takıma futbol olarak çok şey katmasa da, duran toplarda etkili vuruşlar kullandı...

Magaye, gol pasında mükemmel işler yaptı. Sonrasında, ara ki bulasın...

Bahattin...Yeteneklerine ihanet eden oyuncu...Bu kadar atletik yapı, bu kadar oyunun içinde kalma arzusu...Koordinasyon eksikliği yüzünden rakibe lüzumsuz fauller yapma...’’Şut mu- Pas mı’’ dengesini ayarlayamama...Aslında Bahattin’i defans arkasında topla buluşturacak sistemle oynanmalı...Bahattin kanattan top alıp götürecek oyuncu tipi değil...

Eyüp hoca...Zor deplasmandan puanla dönmeyi başardı...2. yarının ortalarında baskı yediğimiz anlarda, Magaye’den vazgeçip, Bahattin’i santrfora kaydırıp, orta alanı Ahmet Bahçevan ile güçlendirmesinibekledim...Deplasmandan getirilen her puan iyidir, hele de liderden...

Özetle...Sezona şampiyonluk hayalleri ile başladığımız lig de, düşmeme mücadelesi veriyoruz...34 puandayız ve 6 hayati maçımız kaldı...Sakatlıkların iyileşme süreci adına, milli maç arası ilaç gibi geldi...Bütün konsantrasyonu Samsun ve Gaziantepgalibiyetleri üzerine yoğunlaştırıp, puanımızı 40 yapıp, rahat bir nefes almak...

xxx

Yıldızı yok, hepsi yıldız!

Adana Demirspor, kendi evinde zirve koşusu yapan lig 3. sü Ümraniyespor’a yenilerek, tehlike çemberinin içinde kaldı...İstanbul’un bir semt takımı olan Ümraniyespor, doğru planlamayla, doğru kadro yapısıyla, 7-8 Milyon gibi mütevazi bütçesiyle, 5 yıl içerisinde 3. ligden geldi, süper lig kapısına dayandı...Doğru planlama dedim, 5 yıl içerisinde 3 lig basamağı birden atlıyorlar...Doğru kadro yapısı dedim, alt yapıdan gelen oyuncularını oynatıyorlar, tanınan yıldız oyuncuları yok ama hepsi yıldız gibi oynuyor...Mütevazi bütçe dedim, son beş yılda bizim kat be kat bütçelerle beceremediğimiz başarıyı, yukarıda verdiğim rakamlarla elde ediyorlar...

Futbolcuların beyanı...

Yukarıda iyi yönetilen Ümraniye gerçeğini belirledikten sonra, takımımızın nasıl yönetildiği hakkında yorum yapmama gerek yok. Tribünlerin ‘’istifa’’ çağrısı...Futbolcuların alacaklarını düzgün alamamaları sonucu, her hafta toplantı yapıp fikirlerini beyan etmeleri...Bu kadar kaosa karşın, yönetimin hiçbir açıklama yapmaması...Sorabilirim futbolculara, ‘’Be evlatlarım...Kritik Ümraniye maçı arefesinde böyle bir açıklama yapmanın zamanı mıydı? Zaten derdinizi spor kamu oyuna yansıtmştınız ve insanlar sizi haklı bulmuştu. Ben idmanlara çıkmamanızı da doğru bulmuyorum ve acısını Ümraniye maçı sonrası hissedeceğinizi düşünüyorum’’... Empati de yapabilirim, ‘’ Be hocam... Biz futbolcular olarak haklarımızı istemenin zamanı olduğuna inanıyoruz. 34 puandayız, 2 galibiyet bizi 40 yaparsa, kümede kalmamız kesinleşirse, haklarımızı almamız daha da zorlaşır. İdmanlara çıkmamamız sesimizi duyurmak içindir’’...Sadece empati...

Mustafa Uğur hoca...

Hocamızın takımın başına gelmesi ile yakalanan bir sinerji var...Ümraniye maçına takımını hafta içi iyi hazırlayamasa da, maça doğru 11 ile iyi başladı, ilk yarı ezilmeden rakiple başabaş mücadele ettik. Ne olduysa Mendy- Lalawela yerine Aydın ve Savaş Yılmaz’ların girmesinden sonra oldu. Mendy sol kanatta Batuhan’ın kademesine giriyor, yardımcı oluyor, o kanadı kapatıyordu. Lalawela her zaman olmasa bile, bu maçta çalışkandı. Yerine giren Aydın Yılmaz, bir zamanlar büyük futbolcuymuş, ama şimdi değil...Savaş Yılmaz’ın oyuna girmesi, verimli oynayan Atabey’in yerinin değişmesini beraberinde getirdi...Basın toplantısında sordum Mustafa hocama...’’İşler yolunda giderken, bu değişikliklere ne gerek vardı?’’ Tek cevap...’’ Zorunluluktan’’...Zaten Sezer’i kaybetmişken, Mendy- Lalawela ve hatta Tambe’nin sakatlıklarının zamanı mı? Nedir bu üzerimizde ki şanssızlık?

Bireysel analize gelince...

Kurtuluş güzel bir maç çıkardı, önemli kurtarışlara imza attı. Yediği golde top baraja çarparak yön değiştirince, kontrpiye de kaldı...

Defansta Erhan- Yiğitcan- Adil görevlerini yaptılar ama Batuhan için aynı şeyleri söyleyemem. Bu genç oyuncunun kendini geliştirmesigerek...Hala amatörce faul yaparak takımını zor durumda bırakıyor. Mendy önünde oynamasa, foyası daha fazla sırıtır. Bir defa kendine şunu sorması lazım...’’Ben bu fizikle, bu hızla, gerçek bir solbek miyim?’’ Duran toplarda hava hakimiyetini, artı hanesine yazdığımı belirtmeliyim...

Ön libero da aynı karekterde Kubilay- Yiğit ikilisiyle başlamak doğru muydu? Gerçi Kubilay ileride basarak top kapmaya çalıştı ve etkiliydi. Yiğit takımına aynı katkıyı koyamadı. Bu ikiliden Kubilay’ı tercih edip oyunu 4-1-4-1 e çevirmek doğru olurdu...Orta alana sonradan giren Aydın- Savaş- Mustafa üçlüsü, bir türlü ‘’Kulübeden gelen güç’’ olamadılar...

Atabey, Mustafa hoca ile verimli günlerine geri döndü. Sadece hücum da değil, duran toplarda savunmaya gelip kafa ile uzaklaştırdığı toplar da çok kıymetliydi. Güzel bir organizasyon sonucu kafa vuruşunun rakip kalecide kalması, şanssızlığıydı...

Tambe...Benim Demirspor’umun santrforu değil... Takımımızın oynadığı şablona uygun bir forvet değil...İleride top tutmasını, adam eksiltmesini, defans arkasına koşu yapmasını beceremiyor...Sadece ceza alanında etkili ama takımımızın oyun yapısı, Tambe’yi sürekli ceza alanında tutmaya yetmiyor...

..

Önümüzde milli maç arası, sakatlarımızın iyileşmesi adına işimize yarayacak...Mental olarak güçlenmemizi sağlayacak...Kalan 6 maç ‘’Olmazsa olmazımız’’... Futbol şansı yanımızda olsun...

Simge Sağın'a bikinisi küçük geldi: Çocuk bikinisi almışım

Amansız hastalıkla mücadele ediyordu!

Elizabeth Hurley yıllara meydan okuyor: “Gizli sırrım sabah 7!”

Hadise'nin erotik dansına tepki yağıyordu!

Kızıl Goncalar’ın Birgül’ü Sitare Akbaş ve Cengiz Orhonlu evleniyor!

Ozan Doğulu sessizliğini bozdu...

Görenler aynı yorumu yaptı! Yakışıklı oyuncuyla aşk yaşıyor...

Metin Akpınar'ın kızı Duygu Nebioğlu, 'Ablamın babası 'Uğur Dündar' demişti! Mahkeme kararını verdi

Sandalye dansı ve kıyafeti çok eleştirildi...

Gülşen Bubikoğlu sezonu Bodrum'da açtı...