15 Ağustos 2025 cuma günü açılışının gerçekleştiği Tunceli Valisi ve Belediye Başkan Vekili Şefik Aygöl ve eşi Nazlı Aygöl'ün teflerle karşılandığı Sanat Sokağı’nda, dün gün boyu sessizlik hakimdi. Şehit Rıza Parkı, çarşı merkezi de oldukça sakindi. Pazar günü olması nedeniyle kent merkezinde yoğunluk gözlenmedi. Cadde ve sokakları adımladım. Çoğu dükkanlar kapalıydı. Esnaf pazar gününü dinlenerek geçirmeyi yeğlemişti sanki.
***
Sanat Sokağı’nda küçük bir grup oturmuş aralarında sohbet ediyor ve çay içiyordu. Bir süre konuşmalarına kulak verdim. Ancak festival ile ilgili tek bir kelime konuşan olmadı. Hayat pahalılığı, işsizlik ve siyasetten dem vuranlar çoğunluktaydı.
***
Selam verip yanlarındaki boş bir sandalyeye geçip oturdum, gazeteci olduğumu ifade ederek Mameki Fest etkinliğine katılıp katılmadıkarını ve etkinlik hakkında ne düşündüklerini sordum. Önce bana dikkatli gözlerle bakanlar oldu. Daha sonra hangi televizyon ya da gazetede çalıştığımı sordular. Ardından birbirlerine baktılar. Çay ikram ettiler. Içemeyecegimi söylerken, "Burası Tunceli konuklarımız başımızın tacıdır. Çay da yemek de ikram ederiz" dediler. Gazeteci olduğumu ifade ettim. Yaşlı birisi, "Adınız ne" diye sordu. " Düzgün Coskun" derken, "Ya Düzgün Baba" diye ellerini açarak dua etti. "Heke nefeslen Gazeteci Bey, halk olarak 23. Dersim Doğa ve Kültür Festivali'ne katıldık.
- Dersim halkı alternatif etkinliğe karşı dik durdu-
Yurtiçinden ve dışından gelen konukları karşılayarak ağırladık. Valilik MamekiFest etkinliğini düzenledi. Biz alternatif festival istemedik. Kamu kuruluşları ve güvenlik ile belediye çalışanları dışından halktan katılım sağlayan oldu mu bilemiyoruz. Bazı Odalar da destek verdi. Çünkü festival alanına çoğumuz gitmedik. Fazla bir şey de bilmiyoruz".
***
Sanat Sokağı’ndan Seyit Rıza Meydanı’na doğru ilerlerken bazı iş yerlerinin açık olduğunu gördüm. Esnaf dükkanlarının önünde oturuyordu. Sanat Sokağı’ndakiler fotoğraf çekmemi istemezken, buradaki esnaf daha duyarlı davrandı. birkaç poz fotoğraf çektim. Aynı soruyu buradaki esnafa da yönelttim.
***
Ancak benzer yanıtlar aldım. Belediyenin kayyımla yönetildiğini anımsatarak, "Halkın oyuyla seçilmiş Belediye Başkanı görevden el çektirildi.Vali halkın tepkili olduğunu biliyor.
Bu kentin mülki idare amiri Valilik. Doğal olarak huzur ve güvenliği saglamakla yükümlü. Halkın huzur içinde yaşamasını bizler kadar ister. Tabii ki halk olarak biz de istiyoruz.
Ancak alternatif festivaller düzenlenerek değil. Halkın sorunlarına çare bulmasını istiyoruz. Festival alanında 20 stant açılarak bu kentin ekonomisini iyileştiremezsiniz.
Tunceli sayanın tesisleri istiyor, Yatırım istiyor. İstihdam istiyor. Gelişerek büyümek istiyor . Dersim coğrafyasındaki doğa Türkiye’de başka bölgede yok. Ama işsizlik had safhada. Esnaf perişan satış yapamıyor. Bakın sokaklar ne kadar ıssız ve sakin. Sadece pazar günleri değil, hergün böyle.
Halk geçinemiyor. Hepimiz tabiri caiz ise sinek avlıyoruz. Açılan statlarda yöresel ürünlerin kapış kapış satıldığını kimse söyleyemez. Çevre illerden gelenler birkaç kilo tereyağ, bal, peynir çökelek almakla yetişmiş olabilir, hepsi o kadar. Bu satışla esnaf belini doğrultamaz.
Bakınız çoğumuz sabahtan bu yana siftah bile etmedik. Oturuyoruz. Kazanmıyoruz ama masraf çıkıyor. Festival sanatçılara yaradı ama esnafa katkısı olmadı. Biz satış yapamadık ki konuşalım".
***
Daha sonra Munzur kenarında festival alanına geçtim. Kapıdaki görevli akşam saat 20.00'de gelmemi istedi. Etrafa göz attım kimseleri göremedim. Tunceli'yi ilk kez bu kadar sakin gördüm. Oysa festivallerin bu kentin turizmine, ekonomisine, tanıtımına büyük katkı sunduğunu Türkiye biliyor. Ama bu kez halkın ilgisizliği en üst düzeyde oldu.
***
Nitekim Vali açılış törenine gelişinde, Kürtçe müzik eşliğinde karşılanarak halkla birlikte halay çekmişti.
Halk oyunları gösterisinin ardından yaptığı konuşmada, “Sanat, doğa ve doğanın yanında güzellik olsun istedik. "Mameki Fest”i, kültürel değerlerimizin tanıtılması, yöresel ürünlerimizin sergilenmesi ve halkımızın birlik, beraberlik içinde sosyal ve kültürel faaliyetlere katılımının sağlanması amacıyla gerçekleştiyoruz.
Bu etkinlik 11,12,13 Temmuz tarihlerinde olacaktı. Sonrasında bir açıklama yapıldı. Yıllardır bu memlekette yapılan bir festival olunca biz festivali bugünlerde yapmaya karar verdik. Yani birbirine alternatif festivaller değil” diye konuşmuştu.
***
Nitekim, Pazar günüm Tunceli kent merkezinde geçti Hafta sonu olması ve kavurucu sıcaklar dolayısıyla, kent merkezi olduça sakindi. Cadde ve sokaklarda in cin adeta top oynuyordu. Kentte canlılık getiren etkinlik, Mameki Fest Festivali kapsamında Munzur Vadisi Milli Parkı'nda düzenlenen motosiklet turu oldu.
Ayrıca Ovacık 'a doğru giderken Munzur'da yaşlı, genç kadın,erkek ve çocukların yüzerek serinlemesi dikkat çekiciydi. Suda serinleyenler ise " Festival etkinliğini bırakın mayonuzu giyinip Munzur'da serinlemeye bakın" derken kendilerini serin suların akıntısına bıraktıklarını hayranlıkla izledim. Ancak Tunceli'nin doğasının gezilip görülmeye değer bir yer olduğunu, yarki halkın yani sıra yurtiçinden gelenlerin daha iyi bildigini de gözlemledim.
***
Vali Aygöl, "Bu festivalin tek hedefi birliğimiz, beraberliğimiz olacak. Bugün büyüklerimiz Munzur Baba’nın, Düzgün Baba’nın, Ana Fatma’nın memleketine hizmet etmenin huzurunu yaşıyoruz. Rengimiz, inancımız, bakışlarımız ne olursa olsun bu memleket birlikte yaşamayı hak ediyor” diyordu.
***
Gerçekten Tunceli harika doğa güzelliğiyle dağlar, Vadiler, Munzur gözleriyle gezilebilecek Nadir kentlerden birisi. Bu kentte yaşayanlar çok şanslı. Festivaller Tunceli'ye ayrı bir renk katıyor.
***
Tunceli’de bu yıl 15-16-17 Ağustos tarihlerinde Valilik ve Fırat Kalkınma Ajansı işbirliğinde "Can Cana Tunceli" sloganıyla organize edilen "Mameki Fest"festivalinin halktan beklenin yoğun ilgiyi görmediği inkar götürmez.
Bunun sebeplerinin ayrıca geniş bir platformda tüm sivil toplum kuruluşları, kamu yararına dernekler, Odalar ve ilgili Uzmanlarca tartışılması gerekir diye düşünüyorum.
***
Vali Sayın Aygöl’ün dediği gibi, “Bu Festivalin Tek Amacı Sanat, Doğa ve Birliktir”. Bu birliğin Doğu'nun kalbi Tunceli'de sağlanacağını umut ediyorum.